Bahçenin Sonundaki Solmuş Gül

Bir zamanlar bir şehirde güzeller güzeli bir kız oturuyormuş. Bu kız öyle güzelmiş ki bir gören bir daha görmeye gelirmiş... Şehirde bu kızı gören gençler aşık oluyorlar ve onu istemeye gidiyorlarmış. Ancak kız hiç kimseleri beğenmiyormuş gelenler ne kadar zengin ne kadar yakışıklı olurlarsa olsunlar kız hepsine bir kulp bulup beğenmiyormuş. Şehrin tüm ileri gelenleri, soyluları dahi bu kızın kalbini kazanamamışlar kız bunlarada olumsuz yanıt vermiş.

Günlerden bir gün şehire bi delikanlı gelir, bu delikanlıda çok yakışıklı ve çok dürüst biri olarak bilinmekteymiş. Birçok kız bu kadar yakışıklı ve soylu bir gençle evlenmenin hayalini kurmaktaymış. Bu delikanlı bu şehirdeki o kızı görür ve o da bu kıza aşık olur ve onu sevdiğini söyler. Ancak kız bu gence de bir kusur bulur ve teklifini kabul etmez.

Aradan yıllar geçer... ve bir gün bu genç birzamanlar aşık olduğu ve karşılık bulamadığı bu kızla tekrar karşılaşır. Ancak bu sefer yanında kocasını ve çocuğunu da görür ve çok büyük bi şaşkınlığa uğrar. Çünkü bir zamanlar bir birinden yakışıklı erkekleri beğenmeyen hepsine bi kusur bulan kız öyle biriyle evlenmiş ki...

Yüzüne bakılmayacak cinsten biriymiş. Bu duruma çok şaşıran genç kadının yanına gitmiş ve. "Beni tanıdın mı diyecek olmuş ama şaşkınlığından pek de birşey söyleyememiş. Kadın onu tanımış. Adam merakını gizleyemeyerek sen bir zamanlar kimseleri beğenmezken nasılda böyle hem bu kadar çirkin hemde fiziksel bozukluğu olan sana denk olmayan bu adamla evlendin diye sormuş.

Kadın bunun cevabını öğrenmek istiyorsan bana şu karşıdaki gül bahçesine girip bana ordaki EN GÜZEL GÜLÜ getir demiş. Adam bunu kabul etmiş. Ancak kadın adama gül bahçesinde birkez geçtiği yerden bir daha geçmemesi gerektiğini söylemiş. Adam gül bahçesine gitmiş, güllere bakmış bu güzel bunu koparıyım derken daha güzelini görmüş ilerlemiş onu koparırken ondan daha güzelini görmüş onu koparmak için ilerlemiş. Bu daha güzel yok bu daha güzel diye diye gül bahçesinin sonuna kadar gül koparamadan gelmiş. Tam geri dönücek olurken kadının birkez geçtiğin yerden bi daha geri dönmeyeceksin sözü aklına gelmiş. Bunun üzerine bahçenin sonunda kalan solmuş yaprakları dökülmüş cansız gülü koparıp gelmek zorunda kalmış.

Gülü kadına getirdiğin de kadın şimdi beni anladın değil mi? Ben de senin gibi hep daha iyisini hep daha güzelini aradım ama sonunda BAHÇENİN SONUNDAKİ SOLMUŞ GÜL gibi bu adamla evlendim.

Yeni iPhonelardaki Yenilikler ve Eksik Kalan Yonleri

Yeni iPhone'lar yeni özellikleri ile karsimizda. Bu ozelliklerin bazıları gercekden muhtesem, bazilari ise gercekden de gereksiz...

Genel olarak, Apple'ın yeni iPhone’u almaya deger. Şirket, uzun süredir başarı ile yaptıgi yuksek tasarım ve kullanım kolaylığıni bozmadan anlamlı teknolojiler eklemeyi başardı . Ama her konferenasda yaptigi gibi Apple bu sefer de  beklenilen bazi ozellikleri urunlere dahil etmeyerek teknoloji hayranlarina hayal kirikligi yasatti.

Olumlu degisiklikler:

Dokunmatik ID (Touch ID): parmak izi tarayıcı iPhone 5S ile birlikte gelen en önemli ilave oldu. Ev düğmesini bir sensore cevirip, iPhone kilidini açmaya olanak saglayacak. Ama aynı zamanda iPhone’daki herhangi bir uygulama ya da online hizmet için bir şifre yerine kullanılabilir. Bu Sensör dizaynin kullanim alanlarindan sadece kucuk bir kismi simdilik. Apple bu teknolojisini cok daha degisik yerlerde de kullanmayi planliyor.

M7 İşlemci (M7 Processor) :iPhone 5S ivme (accelerometer), pusula (compass) ve jiroskop (gyroscopeivme) sensörlerine kendi özel " M7 " işlemcilerini veriyor . Bu ilk bakışta ilginç görünmüyor olabilir. Sadece Google'ın Motorola Moto X’de kullandigi bir teknik bu. Amaci, GPS sensoru kullanan uygulamalarin, telefonun pilini kullanmasini en aza indirmek. M7’nin  kullanılabileceğini birçok gelecek olasılıklar da var .

Kamera : Apple her yil telefonlarda kullanilan kameralari iyilestirerek, telefondaki kameralarin degerini anladigini bizlere yansitiyor.  Çift LED flaşli yeni kamera ile karanlık ortamlarda beyaz dengesi ve renk doğruluğu artıracak. Yeni sensörü piyasadaki en iyi akıllı telefon kameraları ile yarisacak gucte.

iPhone 5C Renkler : Daha fazla renk anlamsız görünebilir, ancak iPhone 5C ve onun çok renkli olmasi oldukça iyi görünüyor. Şimdi sokaklarda iPhone kullanıcıları görünce en azından , hepimiz de biraz daha görsel uyarı olacak .

Keske daha iyi olsaydi dediklerim:

Pil Ömrü : Pil teknolojisi hala radikal yenilikler istiyor. Işlemci , kamera ve GPS sensörlerin neler yapabileceğinin onundeki en buyuk sınırı pil ömrünun yetersizligi. Apple'ın M7 işlemcisini kullanarak daha verimli halegetirmeye calisigi yeni iPhone 5S’in pili bile hala sadece bir iş günü boyunca sürer . Buna karsi Moto X’in kolaylıkla 24 ila 36 saat sürebilir pili bulunmakta. Bakalim Apple bu sorununu nasil giderecek.

Ayni Siri : Apple yeni iOS olan iOS 7’yi 2013 Haziran ayında tanıtti. Yeni iPhonelarda kullanilan yeni Siri’ye hicbir yeni ilave yapmayan Apple sinifta kaldi.

iOS Oyun : iOS en iyi mobil oyun platformu olmasa da, kullanim acisindan kesinlikle en önemli olani. Harici kumandalarin kullanilamamasi ya da Apple TV’nin hala oyun geliştiriciler için açik  olmamasi hayal kirici .

Siyah iPhone 5S: Yeni Altın ve Gri iPhone 5S modelleri fena degiller. Ama Kayrak / Siyah modelleri hayal kırıklığı yaratıyor. " Uzay Gri " geçen yıl cikan siyah modeli ile karsilastirildiginda aynı şık, sinsi  görünümu sunmuyor .

The April 23rd Children’s Day - Atatürk's gift to the children

April 23rd is celebrated as the Children’s Festival which was gifted to children all around the world by Mustafa Kemal Atatürk, founder of the Republic of Turkey, to mark the opening of the Assembly. Every year hundreds of children from all around world comes to Turkey to join the celebrations.

Festival Agenda

The Children’s Festival was first celebrated in Turkey on 23 April 1920, when the Turkish Grand National Assembly was opened. The Festival intends to contribute creation of a world where children can live peacefully by developing sentiments of fraternity, love and friendship.
The 23rd of April is also known both as Turkey`s Independence Day.

Turkiye Ekonomisi: İkinci bir Lale Devri

          Ekonomimizde, özelleştirme ve devamlı yükseltilen vergi/harclardan oluşturulmuş sahte bir ekonomik büyüme var.

-        Gelişmiş ve Gelişmekte olan 42 ülkeler arasında:

o   10 yıllık hükümet tahvillinde en yüksek faizi veren dordüncü (4),

o   Tuketici fiyat artısında beşinci (5),

o   Cari acık da ise birinci (1) ülke durumdayız.

o   Amerikan dolarına karşı en cok deger kaybeden ülke de biziz. Dolar bir yılda 1.52’den 1.89’a cıktı. Turk liramız, dolara karşı %20 deger yitirdi.

İkinci bir Lale Devri yaşıyoruz. Borc üzerine borç yaparak büyüyen, elindeki neredeyse bütün kurum ve mal varligini, iclerinde devamli kavga halinde oldugumuz Yunanistan, Fransa ve Israel başta olmak üzere bircok yabanci ülkeden şirkete satan bir hükümet.

Vergiler:

-       Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV), yüzde 10.26 artırıldı

-       Veraset ve İntikal Vergisine tabi tutarlar yüzde 10.26 oranında artırıldı.

-       Emlak vergisinde binaların metrekare normal inşaat maliyet bedelleri, yeni yılda yeniden değerleme oranı olan yüzde 10,26 oranında artırıldı.

-       Özel İletişim Vergisi yuzde 8.82 oraninda artırıldı

-       1 yıllık pasaport harcı yuzde 9.97 oraninda artırılarak 112,5 liraya çıkti.

-       Trafik cezaları da yüzde 10.2 oranında artırıldı.

Peki ya memurlara yapilan zam: 3+3 yani yuzde 6…

Peki ekonomi bu kadar iyi durumdaysa, devlet memurlarina neden yapilan zamlarin altinda zam yapiyor diye sorarlar?

Ozellestirme:

Hemen saldırıya gecip “Ama KITler zaten cok zarar ediyordu, satılmalıydı.” demeyin ama. Bu “özelleştirilen” sirketlerin icinde kâr yapanı yok muydu? Peki yaptıklari kâr’ın yanında satılma bedellerini icinize sinderebiliyor musunuz?

İşte “özellestirilen” birkac kurum:

	KURUM	ULKE
1	Garanti'nin yarısı	ABD
2	Tekel'in içkisi	ABD
3	Tekel'in sigarası	ABD + Ingiliz
4	Araç muayene işi	Alman
5	Demir Döküm	Alman
6	Türk Telekom	Arap
7	Enerjisan'ın yarısı	Avustralya
8	POAŞ	Avustralya
9	Petkim	Azeri
10	Denizbank	Belcika
11	Eczacıbaşı İlaç	Cek
12	Turkcell'in yarısı	Fin ve Rusya
13	Başak Sigorta	Fransız
14	TEB	Fransız
15	İzocam	Fransız
16	Döktaş	Fransız
17	Oyakbank	Hollanda
18	Dışbank	Hollanda
19	İzmir Limanı	Hong Kong
20	Telsim	Ingiliz
21	Kuşadası Limanı	Israil
22	Cbank	Israil
23	Yapı Kredi'nin yarısı	Italya
24	Şekerbank	Kazak
25	Adabank	Kuveyt
26	Türkiye Finans	Kuveyt
27	Avea	Lubnan
28	MNG Bank	Yunanistan
29	Finansbank	Yunanistan

AKP milletvekili Cengiz Yavilioğlu’nun hazırladığı “Dünyada ve Türkiye’de Özelleştirme Uygulamaları” başlıklı raporda özelleştirme öncesi kâr eden ve kamuya gelir payı (temettü) sağlayan pek çok şirketin özelleştirme sonrası zarar ettiği, pek çok sektörün istihdamında da azalma olduğu goruldu.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in altina imza atti rapordan birkac onemli nokta:

-       “Çimento: Özelleştirmeden önce kâr eden Ankara, Gaziantep, Ladik, Şanlıurfa, Bartın çimento sanayi şirketleri özelleştirmeden sonra zarara geçmiştir. Özelleştirme sonrası çimento sektöründe 1693 kişilik bir personel azalması olduğu görülmektedir.

-       Madencilik: Konya Krom Magnezit özelleştirme öncesinde kâr eden bir şirket olmasına karşın, özelleştirme sonrasında zarar ettiği anlaşılmıştır.

-       Demir-çelik: Özelleştirme öncesinde Erdemir’den yıllık ortalama 16.4 milyon dolar temettü sağlanmış, yıllık ortalama 6.4 milyon dolar kaynak aktarılmıştır. Sektörde toplam 1361 kişilik bir istihdam azalmasının olduğu görülmüştür.

-       Petrol ve ürünleri: Özelleştirme öncesinde TÜPRAŞ’tan yıllık ortalama 90 milyon dolar, POAŞ’tan 45.7 milyon dolar, Petkim’den 40.8 milyon dolar temettü elde edilmiştir. TÜPRAŞ’a ortalama yıllık 12.4 milyon dolar, POAŞ’a 10 milyon dolar, Petkim’e de 1.5 milyon dolar aktarılmıştır. Petkim’in özelleştirme öncesi net kârı, özelleştirildiği yıl 2008’de zarara dönüşmüştür.

-       Bankalar: Sümerbank ve Etibank özelleştirme öncesinde yıllık ortalama net kâr eden bankalar olmalarına karşın özelleştirme sonrasında net zarar açıklamışlardır.

-       Gıda: Süt Endüstrisi Kurumu (SEK) ve Et Balık Kurumu’nun (EBK) özelleştirme sonrası net kâr/zararları ve alıcı firmalar tarafından yatırım yapılıp yapılmadığıyla ilgili veri elde edilememiştir. SEK’e ait 32 işletmeden 25’i özelleştirme sonrasında kapatılmış, 2 adet işletmeden de bilgi alınamamıştır. EBK’ye ait 16 adet et kombinasından ise 9 adedi kapatılmıştır.

-       Tekel: Alkollü İçkiler Sanayi’nin özelleştirme sonrası net kârı özelleştirme öncesine göre daha düşük olmuştur.”